Felsefe hakkında her şey…

THOMAS HOBBES ve AHLAK FELSEFESİ (ETİK)

12.11.2019
4.294

O etiğin vahye dayalı teolojinin ve teleolojik dünya ya da antropomorfik doğa görüşünün etkisinden kurtulup özerk bir felsefe disiplini haline gelmesine önemli ölçüde katkıda bulunmuştur.

Ahlak felsefesini din ya da teolojinin etkisinden kurtaran Hobbes, tipik bir modern düşünür olarak onu bilime tabi kılmış ve etiğin, insanın ahlaki eylemlerine, gerçek amacına ve ahlaki olgulara dair sağlam ve güvenilir bir bilgi olmak durumundaysa eğer, geleneğe, dini dünya görüşüne ya da kilisenin otoritesine değil de, psikoloji ve biyolojinin nesnel yasalarına dayanmak durumunda olduğunu iddia etmiştir.

Ahlaki kural ve ilkelerin, her şeye rağmen nesnel bir biçimde doğrulanabilir yasaların özellemelerinden ziyade, duygu ve arzuların öznel ifadeleri olarak görülmeleri gerektiğini öne süren Hobbes, hayatın korunması ve sürdürülmesinin insan eyleminin biricik ve temel amacı olduğunu söylemiş ve etik görüşünü bu öz varlığını koruyup devam ettirme itkisi, çabası, eğilimi ya da istemi üzerine inşa etmiştir.

Hobbes’un bütün ahlaki kural, yasa ve yükümlülükleri kendisinden türetmeye kalkıştığı kendi varlığını koruma eğilimi, ifadesini, ona göre, ya barışı koruyup kollayan kurum ve pratikler yoluyla gerçekleşecek sosyal barış isteğinde ya da kişinin hemcinslerine yönelik, kendi öz çıkarını koruma eğilimli, saldırgan eylemlerinde bulur.

Bunlardan hangisinin geçerli olacağını belirleyecek olan biricik şey, insanın kendisini ahlakı mümkün hale getiren, iyi düzenlenmiş ahenkli bir toplum hali içinde mi yoksa, ahlakı imkansızlaştıran bir doğa hali içinde mi bulacağıdır.

KAYNAK

Ahmet Cevizci; Paradigma Felsefe Sözlüğü

BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.

2005'ten beri çevrim içi felsefe yapıyoruz...