Felsefe hakkında her şey…

Aydınlanma felsefesi

22.01.2023
2.919
Aydınlanma felsefesi

Aydınlanma felsefesi; klasik felsefe tarihinde 18. yüzyıla denk gelen ve Aydınlanma Çağı olarak adlandıran dönemde etkin olan felsefi yaklaşımdır. Özetle, on sekizinci yüzyıl felsefesidir.

Aydınlanma Çağı, aydınlanma felsefesinin 18. yüzyılda doğup benimsenmeye başladığı dönemdeki düşünsel hareketlere verilen genel addır. İnsan için bu dönemde kuramsal ve pratik bağlamları içinde bilinçli bir aydınlanma çabası dikkati çekmektedir.

Aydınlanma felsefesi genel hatlarıyla dogmatizm karşıtı hareketlerin güçlendiği ve insan aklının bilginin ölçütü olarak değerlendirildiği felsefi sistemdir. Bu felsefi yaklaşımın amacı, toplumun düzene sokulması amacıyla bilginin halka yayılmasıdır.

On sekizinci yüzyıl aydınlanması, John Locke önderliğinde başlamıştır. Onu David Hume, Condillac ve Fransız materyalizminin temsilcileri takip etmişlerdir. Daha sonra Alman felsefesinin en önemli isimleri olan Immanuel Kant, Fichte, Schelling ve Hegel gibi isimler aydınlanma felsefesinin geliştiricileri olmuşlardır. Aydınlanma felsefesi zirve dönemini ise gene Alman filozoflar olan Karl Marx ve Friedrich Engels ile yaşamıştır.

Aydınlanma dönemi, bireysel ve toplumsal olarak özellikle Batı’da önemli gelişmelerin yaşandığı bir dönemdir. Bu dönemin düşünürleri aklı ön planda tutarak toplumu aydınlatmaya çalışmışlardır.

Bu çağda insanın aklı sayesinde tüm sorunlardan kurtulabileceği ve toplumsal olarak ebedî barışa ulaşabileceği düşüncesi hâkimdir. Bu çağ bu nedenle ayrıca “Akıl Çağı” olarak da isimlendirilmektedir. Bu isimlendirmenin temelinde geleneksel düşünceye karşı aklı özgürleştirmek adına yapılan çalışmalar ön ayak olmuştur.

John Locke'un Trinity Kolej'deki heykeli.

John Locke’un Trinity Kolej’deki heykeli.

Aydınlanma felsefesini anlayabilmek için onun tarihsel arka planına bakmak ve oluşum unsurlarını bilmek gerekir. Bu bağlamda denilebilir ki 15-17. yüzyıl felsefesi, 18-19. yüzyıl felsefesini etkilemiştir. Bu dönem felsefesinin üzerinde yükseldiği temeller ise felsefe, sanat ve bilimde yaşanan gelişmelerle toplumsal değişimlerdir.

Aydınlanmadan önceki dönemde ve özellikle Antik Çağ’da Batı coğrafyasında her türlü probleme yönelik açıklamalar, din ekseninde yapılmıştır. Dinin temsilcisi olarak kendini gören kilisenin inancı temellendirme dışında aklın kullanımına izin vermemesi ve toplumu baskı altında tutması, Rönesans’ın ortaya çıkmasının ana nedenlerinden birisi olmuştur.

İslam coğrafyasından yapılan çeviri faaliyetleri, coğrafi keşifler ve bilimsel gelişmeler kilisenin bu etkinliğinin kırılmasına yol açmıştır. Bu durum bilimsel ve felsefi gelişimi tetiklemiş, din merkezli düşünceden insan merkezli düşünceye geçilmesini sağlamıştır. Böylece Avrupa’da da aklın kullanımına engel olan baskıcı zihniyet giderek ortadan kalkmıştır.

Hümanizm’in etkisiyle sanat ve felsefede yeni ekoller doğmuş, bilimde evrene yönelik yeni keşifler yapılmıştır. Matbaanın icadıyla okuryazarlığın artması, bazı din adamlarının dini kendi menfaatleri doğrultusunda kullandıklarını göstermiştir. Bu yeni anlayış, Katolik mezhebinde reform hareketlerinin yapılmasına neden olmuş ve Protestanlık gibi yeni mezhepler oluşmuştur.

18-19. yüzyılda yaşanan gelişmeler doğrultusunda bilim ve sanayide yaşanan gelişmeler, insanın doğaya bakışını değiştirmiş ve ekonomik temellere dayalı toplumsal yapılar oluşturmuştur. Bu yeni durum karşısında toplumda yeni yaşam kültürleri görülmüş ve yeni oluşmuş toplumsal sınıfların mücadeleleri başlamıştır. Bu durum, insanların özgürlük arayışını da tetiklemiştir. Bu yaşananlar felsefeye yeni anlayışlar getirmiş, özellikle insan ve toplum üzerine yeni düşünceler doğmuştur.

Kısacası dinsel dogmaların, batıl inanışların ve akıl dışılıkların insan yaşamından uzaklaştırılması, insana onurluca bir yaşamın kapılarını açan temel hak ve özgürlükler için mücadele sürecine girilmesi, Aydınlanma felsefesi olarak adlandırılmıştır.

Hazırlayan: Sosyolog Ömer Yıldırım

İLGİLİ KONULAR:

BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.

2005'ten beri çevrim içi felsefe yapıyoruz...